31 Temmuz 2008 Perşembe

MUTFAKTA PÜF NOKTALAR

1. Tereyağı donduysa sıcak bir kaba koyarsanız yumuşar.
2. Yapılan yeni araştırmalara göre meyve, sebze ve yeşil bitkileri bol yiyen kişilerin daha az kanser ve kalp hastalığına yakalandığı tespit edilmiştir.
3. Hazırladığınız kekin üzerine eritilmiş çikolata dökeceğiniz zaman, çikolataya biraz tereyağı katın. sonucunda hem lezzet verir hem de çikolatayı yumuşatır.
4. Duvarınıza çivi çakacağınız zaman işaretlediğiniz yerin üzerine çapraz bant yapıştırın. Çiviyi öyle çakın, böylece duvarın alçısını çatlatmamış olacaksınız.
5. Kek kalıbınızın içine hamurunuzu dökmeden önce ortasına bir şerit alüminyum folyo koyun. Böylece kekinizi pişirdikten sonra kolayca çıkarabilirsinız.

6. Bayatlamış ekmeklerin üzerine su serpin ve folyo kağıda sarıp 5-10 dakika fırınlayın. Böylece taptaze olacaktır.
7. Fırında patates yapmadan önce 10-15 dakika haşlayın ve çatalla delin. Böylece daha kolay pişecektir.
8. Patlıcanları pişirmeden önce tuzlayın ve bir süre bekletin. Daha sonra soğuk sütten geçirin ve kurulayın. Patlıcanlar daha lezzetli olacaktır.
9. Tart hamuru açarken hamurun sertleşmemesi ve kıvamının bozulmaması için; hamuru bir naylon poşete koyup merdane ile yuvarlayarak açın.
10. Öğünler arasında acıktığınızda kuru erik yiyin. Kuru erik kan şekerinin düşmesini engeller. Ancak fazla abartmayın çünkü bir kuru erikte 8 kalori var.
11. Evde pasta yaparken kullandığınız meyve ve şekerlemelerin dibe çökmesini istemiyorsanız pastanıza bir miktar mısır unu ilave edin. Meyveler pişerken suları yoğunlaşır ve dibe çökmezler.
12. Patates pürenize değişik bir koku vermek istiyorsanız içine bir miktar hindistan cevizi atın. Tadının çok değiştiğini göreceksiniz.
13. Meyveli kek yaparken, meyvelerin kekin dibine çökmemesi için meyveleri önce una yada nişastaya bulayıp bir süre bekletin ve ardından kek harcına katın.
14. Kahvaltı ya da çay saati için hazırladığınız hamur kızartmalarının daha lezzetli olmasını istiyorsanız, hamura eklediğiniz kabartma tozuna biraz toz şeker katın.
15. Satın aldığınız kır çiçeklerinin daha uzun süre dayanarak vazoda güzelliklerini korumasını istiyorsanız, suyuna birkaç damla çamaşır suyu koyun. Daha uzun ömürlü olacaklardır.
16. Pamuklu giysilerinizin çekmemesi için ilk yıkamada bir gece soğuk suda bekletin, sonra yıkayın, çekmeyeceklerdir.
17. Hamur işi ile uğraştığınız zaman mutfağınızın tezgahı kirlenir. İşiniz bitince tezgahı kolayca temizlemek için bir miktar tuz serpin ve nemli bir bezle silin. Böylece tezgahınız kolayca temizlenecektir.
18. Duvar kağıtlarını yenilemek istediğinizde eski kağıtları çıkarmak her zaman sorun olur. Ilık su dolu bir kaba bir miktar bulaşık deterjanı dökün ve karışıma batırdığınız süngerle duvar kağıtlarını silin, kolayca çıkacaklardır.
19. Tart hamuru hazırlanırken topak topak olursa 1 adet yumurtanın sarısını ekleyin ve iyice yoğurarak yumurtayı hamura yedirin.
20. Evinizdeki menekşelerin daha çok çiçek vermesini istiyorsanız, toprağına yumurta kabukları karıştırın. Böylece menekşeleriniz daha sağlıklı ve daha güzel çiçekler açacaktır.
21. Dirsek ve topuklarınızın sertleşmesini istemiyorsanız bir dilim limon ile ovun. Böylece yumuşacık olacaklardır.
22. Etin yumuşak olması için haşlama suyuna limon suyu yada sirke katın. Ancak kızartacaksanız bir gece sirkeli ve sıvıyağlı sosun içinde bekletin. Sosun içine taze bitkilerden ince ince kıyarak lezzet katabilirsiniz. Ardından eti hiç yağ koymadan kızartın.
23. Satın aldığınız kahveyi taze saklamak istiyorsanız cam kavanoza boşaltıp içine iki adet kesme şeker atın. Ağzını sıkıca kapatın. Kahvenizin taze kaldığını göreceksiniz.
24. Limondan daha fazla su elde etmek istiyorsanız, limonu yıkayıp kuruladıktan sonra çatalla bir kez delin, sonra suyunu sıkın.
25. Satın aldığınız kiviler çok sert ve ham ise bir gece boyunca plastik bir torbada elma veya armutla saklayın.
26. Eğer ayaklarınız çok ısınıp şişiyorsa onları saatlerce sıcak suda bekletmeyin, aksine kolonya ile ovalayın. Bilekleriniz ve ayaklarınız şişmeyecektir.
27. Kurabiyeleri sıcakken tepsiden çıkarırsanız tepsiye yapışmaz. Ancak sıcakken çıkartamadıysanız soğuduktan sonra 1-2 dakika tekrar ısıtıp çıkartın böylece kurabiyeler parçalanmaz.
28. Eğer cildiniz kuru ise bir muzu ezin, içerisine bir çay kaşığı bal veya bademyağı karıştırıp yüzünüze sürün. Birkaç dakika bekleyip ılık su ile yıkayın.
29. Kuru fasulyeleri dağılmadan pişirmek istiyorsanız tuzu ve salçayı ya da domatesleri fasulyeler yarı piştikten sonra koyun.
30. Kızartma kokularının bütün eve yayılmaması için yağın içine bir iki dal maydanoz atın.
31. Ekşi elma şeker hastaları için ideal bir meyvedir. 100 gramında 58 kalori bulunur. Kan yapıcı özelliğinden ötürü doktorlar tarafından büyüme çağındaki çocuklara ve hastalara önerilir. Hazmı kolaylaştırır, böbrekleri çalıştırır.
32. Maydanozdan daha fazla yararlanmak için saplarını da kullanın. Maydanoz saplarını atmayıp iyice temizledikten sonra çorbalarda kullanabilirsiniz.
33. Az miktarda yağ, süt, su vs. ısıtmanız gerektiğinde tencerenizi kirletmenize gerek yok. Bir kepçe yardımı ile bu işleri hemen yapabilirsiniz.
34. Pilavın tane tane ve beyaz olmasını istiyorsanız içine 3-4 damla limon suyu koyun.
35. Bir büyük soğanı dörde bölün ve orta boy bir bal kavanozuna koyup iyice karıştırın, 24 saat bekletin. Şurup haline geldiğinde soğuk algınlığı olan (öksüren) kişiye sabah, akşam bir yemek kaşığı verin. Soğanın içerdiği yağlar öksürüğü kesecektir.
36. Uzun zaman kullanılan konserve açacakları artık işlevini görmüyorsa, bir gece sıvı yağda bekletin pasının gittiğini ve eski haline döndüğünü göreceksiniz.
37. Mısırları haşlarken daha lezzetli olması için tencereye bir çay kaşığı şeker atın. ayrıca mısır kabuklarını yıkadıktan sonra onları da koyabilirsiniz.
38. Kızartma yaptıktan sonra kokmasını istemiyorsanız, bir kapta sirkeli su kaynatın.
39. Patlıcanları soyduktan sonra beklettiğinizde kararmasını önlemek için, bir süre limon suyu katılmış suda bekletin. Böylece hem renginin kararmasını hem de tadının acılaşmasını engellersiniz.
40. Kuru fasulyeyi haşladığınız suyu dökmeyin, soğuduktan sonra bitkilerinizi sulayın. Bu bitkileriniz için çok yararlı ve sağlıklıdır.
41. Nane çayı, mide gazını geçirerek, doluluk hissini ortadan kaldırır ve aynı zamanda hazmı kolaylaştırır midenin daha çabuk boşalmasını sağlar. Nane çayını, kuru naneyi sıcak suya atıp 10 dakika demleyerek elde edebilirsiniz.
42. Tavuğun üzerine limon suyu sürer ve tuz serperseniz tavuğun nar gibi kızardığını görebilirsiniz.
43. En iyi yemek, dibi kalın ve düz tencerede pişer.
44. Salçanın kutusunu açtıktan sonra hemen küflenmemesi için üzerine sıvı yağ dökebilirsiniz.
45. Kızartma yaparken yapın patlayıp sıçramaması için, bir tutam tuz atmanız yeterlidir.
46. Romatizma ağrılarınız tuttuğu zaman sabahları kuru üzümün suyunu çıkarın ve bir bardak için. Çünkü üzüm suyu romatizmaya karşı doğal ilaçtır.
47. Teflon tavalardaki lekeleri çıkarmak için, bir bardak suya 2 çorba kaşığı karbonat ve yarım su bardağı sirke karıştırın. Tavanın içinde bu suyu 10 dakika kaynatın.
48. Paslanmaz çelik tencereniz matlaşırsa, biraz sirkeyi ateşe koyup ısıtın. Sonra yumuşak bir bezi ılık sirkeye batırarak iyice ovun. Sonra iyice durulayın.
49. Yemeğe fazla tuz attıysanız tencerenin içine birkaç parça çiğ patates kabuğu atın, fazla tuzu çektiğini göreceksiniz.
50. Etlerin daha lezzetli olması için bir kahve fincanı süt, bir kahve fincan zeytinyağı ve bir kahve fincanı soğan suyu karışımı ile ovun. 12 saat kadar buzdolabında bekletin.
51. Buzdolabınızdaki kokuları gidermenin en iyi yolu bir kaba biraz süt koyup dolabın bir köşesine yerleştirmektir.
52. Kalamarı kızartmadan önce süte batırırsanız daha yumuşak olur.
53. Keki fırından çıktıktan sonra 15 dakika ıslak bir bez üzerinde bekletirseniz, bıçağı kekin çevresinde şöyle bir dolaştırdıktan sonra kalıbından kolayca çıkarabilirisiniz. Ancak kek hamurunu kalıba dökmeden önce kalıbı yağlamayı da unutmayın.
54. Dondurulmuş gıdaları çözerken çabuk çözülsün diye sıcak bir ortama koymayın, bakteri ve mikrop üremesine neden olursunuz. en iyisi buzdolabının en alt rafına koyup ağır ağır çözdürmek.
55. Bayat ekmekleri kare kare kesip kızarttıktan sonra kapaklı bir kavanoza koyup buzdolabında çorbalarınızda kullanmak üzere saklayabilirsiniz veya robotta öğütüp galeta unu niyetine de kullanabilirsiniz.
56. Yoğurtlu çorbaya tuzu çorba piştikten sonra atın, yoksa yoğurt kesilir.
57. Mikro dalga fırınlar zannedildiği gibi zararlı değildir aksine yemeklere zarar vermez. Yiyeceklerin vitamin değerlerini daha çok muhafaza eder. Yemekleri gereğinden çok ısıtıp bekletmek yüzünden oluşan bakterileri de engellemiş olur.
58. Sebzeli güveç yaparken vitamin değerlerinin düşmemesi ve lezzetlerinin bozulmaması için sebzeleri çiğ olarak koyun.
59. Yoğun tempo yüzünden kendinizi yorgun ve bitkin hissediyorsanız bol bol taze hurma yiyin.
60. Meyvelerin arasına herhangi bir tür yapraklardan yerleştirirseniz meyveler uzun süre taze kalır.
61. Hazırladığınız beşamel sosun ateşten alınmasına yakın içine çekilmiş ceviz , adaçayı yada nane atarsanız hoş lezzetler elde edersiniz.
62. Toprak çömlek ve tencereler yeni alındıklarında küçük çatlaklar sebebiyle kırılma tehlikesiyle karşı karşıyadırlar. Bunun için kullanmadan önce 3/4'ünü sirkeli sıcak suyla doldurun 24 saat bekletin ve soğuk suyla yıkayın.
63. Portakalları sıkmadan önce bir süre soğuk suda bekletirseniz daha fazla su verirler.
64. Bir elmanın kabuğunu lahananın pişme suyuna katarsanız hem hazmı kolay olur hem de koku çabuk yok olur.
65. Mart ayının ilk günlerinde bahçenizdeki gülün kökünün yanına yaklaşık 5 cm derinliğine bir diş sarmısak gömerseniz gülü yaz boyunca zararlı böceklerden korursunuz.
66. Şömine yada barbekü küllerini bahçenizde gübre olarak kullanabilirsiniz, üstelik bu çok faydalı.
67. Peynir kesmeden önce bıçağı soğuk suya tutarsanız hem peyniri daha kolay kesersiniz hem de bıçağınız daha kolay temizlenir.
68. Balık kızartma yağının içine kırmızı biber serperseniz bu balığa değişik bir lezzet verir ve ayrıca balığın rengi çok güzel ve parlak olur.
69. Patatesleri soymadan önce 10 dakika kadar sıcak suya koyar sonra soyarsanız zorlanmadığınızı göreceksiniz.
70. Meyve salatası yaptığınızda eğer servis için daha vakit varsa meyvelerin kararmaması için üzerlerine limon dilimleri koyun. servis ederken dilimleri alabilirsiniz.

30 Temmuz 2008 Çarşamba

KUZENİM HAMİLEEE



Kuzenim hamileeee...
3 yıllık evliliğin ardından çeşitli dedikoduların ardından kuzenim hamile nihayet :) Bu da onun bebeğine ördüğüm yelek..
Beğendiniz mi ?

29 Temmuz 2008 Salı

ÇOCUKLARA VİTAMİN ALDIRALIM


Aynı kahvaltı masasından yumurta tabağı,ben bunu pek sık yaparım.Çocuklar yumurta sayesinde biber ve maydanoz yesinler vitamin alsınlar diye :)

UNLU PATLICAN KIZARTMASI



Ben bu kızartmaya bayılırım.Dayımlara kahvaltıya gitmiştik ve yengem yapmıştı.Bunu herkesin bilemeyeceğini düşündüm ve sizlere sunmak istedim.Sizin benim evde hiç yemek yapmadığınız gibi bir düşünceye kapıldığınızı hissediyorum :))

Genelde yapmam ,eşim bizimle yaşayamadığı için 2 kuzum ve ben evde pek sofra kurmayız.Bir de okullar tatil olunca ohhh habire geziyoruz.Neyse tarife geçelim,büyük oğlum iyice ama küçüğüm de hastalandı gibi geliyor bana(umarım değildir)


Malzemeler:

1/2 kg patlıcan

un,tuz,kırmızı biber,kara biber,su


Yapılışı:

Patlıcanlar yıkanıp doğranır,diğer malzemeler karıştırılarak kek hamurundan çok az daha ince bir hamur yapılır,patlıcanlar bu hamura batırılarak kızartılır.Denemeyen varsa lütfen yapsın.Benim favori kızartmamdır :)


Sonrada böyle ekmek arası sarılıp yanında domates söğüş ile ayıla bayıla yenilir.

ANTAKYA KISIRI



Malzemeler :
· 1 su bardağı köftelik bulgur (simit )
· 1 dolu yemek kaşığı biber salçası
· 1 dolu yemek kaşığı domates salçası
· Tuz , karabiber
· 1 demet kıyılmış maydanoz
· 10 adet irice kıyılmış taze soğan
· Zeytinyağı
· ½ çay bardağı nar ekşisi ve 1 limon suyu
Hazırlanması :
Bulgur kaynamış suyla ıslatılır . Bulgurlar şişince salça ve baharatlar ilave edilir ve elimizle güzelce yoğrulur ekşisi eklenir. Daha sonra maydanoz , soğan ve zeytinyağı ilave edilir , karıştırılır ve afiyetle yenir .

28 Temmuz 2008 Pazartesi

MUTFAK ÖNLÜKLERİ






Bunlar da kumaş mutfak önlükleri :)) Ayy ben bayıldım valla asla önlüksüz iş yapamam mutfakta ..

MUTFAK ÖNLÜKLERİ



Hep yemek ,hep yemek biraz da mutfak aksesuarları değilmi :)Nette gezinirken buldum bu önlük modellerini belki sizler de örmek istersiniz diye sayfama ekledim :))

26 Temmuz 2008 Cumartesi

YARDIM EDELİM !!!!


Dünyada, her 3 saniye de fakir bir insan ölüyor açlık yüzünden.Hergün TIKLAYIN ! The HUNGERHergün bilgisayar karşısında saatler harcıyoruz ve bu zaman süresince bir çok site de turluyor, mouse ile yüzlerce hatta binlerce defa oraya buraya TIKLIYORUZ.Şimdi günde sadece 2 TIKLAMAYLA dünyadaki aç insanlara yardım etmeniz için olanak sağlayan bir site var.Orada göreceğiniz sarı düğmeye tıklayın.Dünyanın herhangibir yerinde aç bir insan yiyecek alıyor size hiç bir maliyeti yok, yiyeceğin parası reklam logolarını görmeniz ile reklam yapan sponsorlar tarafından ödeniyor. Tüm yapacağınız bu siteye girmek ve yiyecek bağışla (Help Feed The Hungry) düğmesine TIKLAMAK. Bir saniye sürüyor, günde sadece bir kere bağışta bulunabiliyorsunuz.
**********
Arkadaşlar kampanya duyurusunu sayfanızda yayınlamak isterseniz html kodları yada ilgili detayları öğrenebilmek için;
cemakkilic@yahoo.com.tr ya da
cagdasdrama@gmail.com
adresinden ulaşabilirsiniz.

24 Temmuz 2008 Perşembe

VİŞNE MARMELATI


Vişne marmelatı diye birşey var mı ?Bu sorunun cevabını bende bilmiyorum,nette de küçük bir araştırma yaptım.Birkaç tarif buldum ama bu sadece benim kendi pratik zekamın uydurma tarifidir. :))
Ablamla pazara çıktık,off meyveler nefis taze ben de reçel yapmayı düşündüm(bu arada geçen yıl yaptığım çilek reçeli hala olduğu gibi duruyor,bana önerileriniz varsa değerlendirebilirim.Neden mi duruyor,kahvaltıda çocuklar damlatıp kirlilik yaratmasınlar diye reçel kahvaltıya koyulmuyor).
Pazardan süper güzel vişneler aldım.Eve geldim süzgeçte bir güzel yıkadım onları,amaç akşama çocuklar uyuyunca onları reçele dönüştürmek.Fakatt çocuklar uyuyana kadar benim de uykum geldi veeee sürpriz son , ben vişneleri masanın üzerinde unutup uyudum.Tabii sabah uyandığımda solmuş,buruşmuş vişneler masada beni bekliyorlardı.Ben de o zaman sizi reçel yapımında kullanamam artık sizleri ezmem lazım diye pratik zekamla hemen onları marmelat yapma düşüncesine daldım.Nette araştırma ama sonuç hüsran o tarifler beni ikna edemedi.Ben de kendi tarifimi oluşturdum.Buyrun tarife geçelim.
Malzemeler:
1 kg. vişne
1,5 kg.şeker
1/2 çay kaşığı limon tuzu
Yapılışı:
vişneleri büyüğümün sayesinde çekirdeklerinden arındırdık.Daha sonra m.robotuna atıp ezdik.Ezilen vişneleri tencereye alıp üzerine şekeri ilave ettik.Bir iki taşım kaynayınca üzerine l. tuzunu da ilave ettik ve bir taşım daha kaynayınca ocağı kapadık.Tencerenin üzerini tülbentle kapatıp 3 gün güneşte beklettik.(ama annem kızdı bana :(( rengini koyulaştırıyor güneş diye )
Ve 3 gün sonunda kuru kavanozlara boşaltıp henüz afiyetle yiyemedik,malum çocuklar damlatıyorlar :)))

23 Temmuz 2008 Çarşamba

YAZ SALATASI


Yazımın başlığı yaz salatası..Aaa ne alaka patates her mevsimde bulunur,neden yaz salatası ,dediğinizi duyar gibi oldum:) Neden yaz salatası çünki ,yazın sıcaktan yemek yenmiyor..
Ancak bu tip hafif salatalar yemek niyetine yeniliyor.Aslında bu salatalar da yenmese olur ama yemek yemek zorunluluğumuz var ya; dayımlarda kahvaltıyaydık dün vee bana bir sürü malzeme çıktı.Tabii ben foto kenan (buranın en popüler fotocusu) gibi elimde foto makinam mütemadiyen foto çaktim :)Dayımların kahvaltı masası güzeldi,günler geçtikçe size resim ve tarifleri yayınlamaya devam edeceğim.Benim pc ye format atıldı, vee hiç arşivde fotom kalmadı hepsi gitti :)Neyse ben hemen yengeme ellerine sağlık diyerek yaz salatamın tarifine geçmek istiyorum.
malzemeler:
4 tane patates
2 tane domates
1 tane kuru soğan(ben taze soğan koyarım)
isteğe bağlı maydanoz
tuz,kırmızı biber,limon,kimyon,zeytinyağı,kuru reyhan
yapılışı:
Patatesler haşlanıp soyulur.Diğer tüm malzemeler yıkanıp doğranıp hepsi karıştırılır.Üzerine en alt satırdaki eklentiler yapılır vee afiyetle yenilir.Özellikle reyhanı tavsiye ederim ve bir de ben marul ve mor lahana da koyuyorum.Size de tavsiye ederim.

MİKROPLARDAN ARINDIRAN ROBOT



CULİNARY PREP adındaki bu robot yiyeceklerin lezzetini koruyormuş, hem de salmonella ,e-koli gibi bakterileri yok ediyormuş,yiyeceklerin lezzetini koruyormuş,genel yağ düzeyini aşağı indiriyormuş yani uzun lafın kısası süpperr bir aletmiş.(nette okudum)fiatı 400 $ imiş.Ne dersiniz hanımlar değermi sizce almaya :)Yani gerçekten bu kadar işi yapıyorsa bence değer :))

22 Temmuz 2008 Salı

YAZ TATLISI

Yaz tatlısı dedim ben bu sütlaca neden mi?Bu sıcaklarda şerbetli tatkılar yenmiyor,ama insanın canı tatlı isteyince bu buz gibi sütlaçlar imdada yetişiyor.Benim kuzular en büyük kuzum da dahil (eşim)bayılırlar sütlaca,sabah uyanan ev halkının ilk işi dolaba koşup soğuk bir sütlaç yemektir.Ben de elimden geldiğince sütlacı evden eksik etmemeye çalışırım.Haydi hanımlar sütlaç yapalım :)

Malzemeler:

1 kg süt
1 kahve fincanı şeker
1 kahve fincanı pirinç
antep fıstığı

Yapılışı:

Pirinçler yıkanıp sütün içine atılır.Pirinçler şişmeye başlayınca şeker de ilave edilir.İstenilen kıvama gelince ocaktan alınıp sıcakken kaselere boşaltılır.Üzerine ben antepfıstığı ilave ediyorum.Siz arzuya göre değişik ilaveler yapabilirsiniz.

20 Temmuz 2008 Pazar

SÜRPRİZ KEK


Aylardır fırınım bozuk diye (tabii tembelliğimi de katıyorum işin içine) bizim evde kek pişemiyordu.Dün komşum kahveye geldi bana,küçük miniğim tutturdu.Anne kek ,anne kek bitmek bilmez bir enerji ile benden kek istiyor çocuk,ben de bir yandan onu diğer yandan da komşumu evde kek olmadığına ikna etmeye çalışıyorum;oğlum kekimiz yok,komşumada ayy kek yapamıyorum, miniğim de çok alışık mutfakta hemen pasta börek hazır bulunmasına diye.Tabi bu arada kadından utanıyorum, sanki mutfakta kek varda ona ikram etmiyormuşum gibi :)Neyse komşum ile derdimi paylaştım ,benim fırınımda kek pişiremiyorum (bu arada damla çikolatalı kek arşivden) fırınım kekleri kömür haline getiriyor diye.Komşum bana 120 derecede pişirmemi önerdi,tabii biz komşum kalkınca miniğimde uyurken büyüğüm le hemen mutfağa :)) kek pişirmeye haydi oğlum un ver, dolaptan sütü çıkar,şeker nerde kaldı; amacımız minik kuş uyurken hemen kek pişirmek ve tabii ortaya miniğimin en sevdiği keki azcık altının yanması ile (tabi o katı bıçak yardımı ile soyduk ) çıkarabildik.Miniğim uykudan uyanınca sevinçten yerinde duramadı(tabii keki görünce yemek falan yemedi yine,koca bardaklarla süt ve kek)Evett şimdi tarifte sıra aslında değişik birşey değil ama her yiğidin yoğut yemesi farklıdır ya bu da benim tarifim :))
Malzemeler:
4 yumurta
1,5 bardak şeker
1 bardak süt
1/2 bardak z.yağı
2,5 bardak un
k.tozu vanilin varsa l.k.r
Sos için malzemeler:
2 bardak süt
1/2 bardak şeker
4 kaşık kakao
Kekin Yapılışı:
Yumurta ve şekerler kabarana kadar çırpıyoruz.Sonra içine süt ve yağı ilave ediyoruz.Biraz da onlarla çırpınca elenmiş un, k.tozu,vanilin ve l.k.r. yi ilave ediyoruz vee yağlanmış kare borcama döküyoruz.Benim fırınım 120 derecede pişirdi,aslında 170 derecede pişirirdim,artık siz de kendi fırınınızın ayarına göre önceden ısıtılmış fırında pişirin.
Sos Yapılışı:
Malzemelerin hepsi ısıya dayanıklı bir kaba alınıp,ocağın üzerinde şeker eriyene kadar karıştırın(sizin de büyüğünüz varsa bunu ona yaptırın çok zevk alacaktır )yani büyük oğlunuzKekimiz pişti,sosumuz zaten hazır ve soğuk bizi bekliyor,kekleri kare dilimleyerek sosa altta kalan kısmı hariç batırılır,başka bir kaba dizilir.Üzerine de istediğiniz şeyi ilave edebilirsiniz,bizim tercihimiz h.cevizi idi.

DAMLA ÇİKOLATALI KEK


MALZEMELER:
4 yumurta(Oda sıcaklığında)
1,5 su bardağı şeker
1/2 su bardağı z.yağı
1 su bardağı süt
1 vanilya
1 kabartma tozu
3 su bardağı un(elenmiş1 limon kabuğu rendesi)
YAPILIŞI:
Yumurta ve şeker 10 dk.kadar çırpılır.Daha sonra sırasıyla süt,z.yağı,un ,k.tozu ve vanilya eklenir.Hazırlanan bu karışım yağlanıp unlanmış kek kalıbına dökülür ve 170 derece fırında 45-50 dk.pişirilir.Ben bu keke çeşitli malzemeler ekleyerek çok çeşitli tatlar elde ediyorum.Örn.Damla çikolata , ceviz, kuru üzüm, fındık , fıstık vs.sadece işin sırrı ilave malzeme koyunca 1/2 bardak fazla un koyuyorum ve malzemeyede 2 kaşık un ekleyip her taraflarına bulaşmasını sağlıyorum.

GÜNÜMÜZ TÜRKİYE'SİNDEN İNSAN MANZARASI KARELERİ

Türkiye burası ülkemiz gelişiyormuş,çağdaşlaşıyormuş,nerdesiniz bu kelimeleri söyleyenler memleketimizde şehrin göbeğinde çekilmiş bir kare bu sadece!

ACİL DURUM MANTISI

Dün akşam üzeri miniciğimi uyuturken ben de yanında uyuyakalmışım :)Ayy çalan telefon sayesinde uyandım,akşama yemeğim yoktu.Ne yapabilirim akşama acil durum; bildiğimiz sosyete mantısının daha sosyetesini yapmaya karar verdim.Bu saatten sonra ne yapılabilirdi ki ,görüntünün güzel olmamasına rağmen tadı süper olmuştu (ya da ben çok acıkmıştım)

Malzemeler:

3 tane yufka
250 gr.yağsız kıyma(yani miktarı ben kafamdan söylüyorum evde vardı kıyma)
2 tane kuru soğan
yoğurt,yumurta,sıvıyağ(ben herşeye z.yağı kullanırım)tuz,k.biber

Yapılışı:

Kıymalar ocakta suyunu salar,üzerine incecik kıyılmış soğanlar ve z.yağı ilave edilerek kavrulur.İç harcımız hazır bir köşeye bırakılıp soğutulmadan önceeeee unuttum tabiki içersine tuz ve karabiber de ekledim :)Onun soğumasını beklerken de ara harcımı hazırladım yumurta ve yoğurt ve zeytınyağı karıştırıp harcı hazırladımSonrada yufkaları yağlanmış tepsiye aralarına ara harcı sürerek yerleştirdim ,son yufkadan evvel kıymaları yerleştirip tabii taa önceden ısıttığım fırına verdim .Bu arada benim minikler sarımsaklı yoğurdu sevmiyorlar,ben kendime çok küçük bir kasede sarımsaklı yoğurt yaptım.Tamamen üzerinide kapamadım ki siz yoğurdun altını da görün diye:)

MİNİĞİMİN PASTASI

Miniğim dün bana tutturdu,annneeee pasta yapalımmmm anneee pasta yapalımmm.Ay ben bu minik canavarla nasıl pasta yapabilirdimki ,zaten çok marifetli değişik şeyler üretebilen bi hatun değilim ve bir de bu minikle ne yapabilirdim ki..Ama tutturunca tutturur iyi hadi kalk yapalım dedim ,mutfağa doğru yola koyulduk daha pasta ne yapacağımıza karar vermeden benimki başladı anneee ben ınnnnnnnn yapcammm(yani kek çırpıcak robotta) annee ben sana süt vericem ohooooo bulduk dedim.Hemen ani bir dönüşle mutfaktan uzaklaşmaya başladım,ayyy feryat figan olmaz da olmaz ben pasta istiyorum.Ay miniğim sen uyu ben sana sen uyurken yaparım yok anne pasta yapalım pasta pasta pastaaaaa AYYYY evettt yeniden bir u dönüşü veee mutfak hadi miniğim pasta yapalım.Getir sütü ver bana hadii bisküvileri de ver bana du ben de tencere alayım..(tabi süper fikir üredi hemen vijjjtt bisküvi pastası hem hafif,hem basit,hem de çabuk yapılıp minik susturma pastası)tabii ben pudingi pişirene kadar milyon tane soru annee ocağı neden açtın,annee neden bunu karıştırıyosun vs vs..Neyse puding te hazır bisküviler de yerleşti ,tabii nasıl olduğunu tahmin edersiniz ayyy anneee bu çencere sıcakkk(tencere) tabii miniğim dokunma yanarsın fasıllarını atlattıktan sonra sıra süslemeye geldi(aman da aman ne süsleme,ama bu kadarı bile çok fazla ,miniğimle)annee ben yapcam anneee neden ben ınnnnn yapmadım sözleri içersinde miniğimle fıstık ve de h.cevizi dökebilmeyi başardık..Veee ortaya bu süpperrrrr görüntü çıktı (arkadaşlar kendin ile dalga geçme ünlemi var mı )Tarif vermeye utanıyorum bu kadar basit bişeyin tarifi mi olur diye ama ben yemek blogcusu değilim sadece miniklerimle hayatım burası içimden gelenleri yayınlıyorum,sizlerle paylaşmak istediklerimi ama yine de size tarif diyeceğim(belki yeni evli ya da öğrencilere faydam olur)

MALZEMELER:

1 Kutu süt
1 Paket puding
1 Paket pötibör bisküvi
1 Servis kaşığı un
H.CeviziFıstık

YAPILIŞI:

Puding un ilavesi ile tencereye koyulur,üzerine un ilavesi iyice karıştırılıp süt de ilave edilip tencerede pişirilir.Bisküviler dizilir sıra sıra bi puding bi bisküvi veeee en son süsleme deee miniğiniz yardımı ile yapılır.Dolapta soğuması lazımdır ,ancak dinletebilirseniz :))

CEVİZLİ KURABİYE

BUGÜN ANNEME MİSAFİR GELECEK,ASLINDA YABANCI DEĞİLLER.TEYZEM VE GELİNİ AMA OLSUN SONUÇTA EV HALKINDAN DEĞİLLER.BEN DE SABAH ERKEN UYANIP BU MİS KURABİYEYİ MİSAFİRLER İÇİN YAPTIM VE SİZE DE HOŞGELDİNİZ DEMEK İÇİN İKRAM EDEYİM İSTEDİM.EE ŞİMDİ SİZLERDE BANA HOŞGELDİN DİYE GELİRSİNİZ SANIRIM.BEN DE BARİ SİZLERE İKRAM EDEYİM SİZİ BOŞ KALDIRMAYAYIM DEDİM.HEM DE AÇILIŞ DA TATLI YİYİP TATLI KONUŞALIM İSTEDİM

BUYRUN TARİFE

Malzeme;
* 1/2 su bardağı zeytinyağ
* 1/2 su bardağı eritilmiş tereyağı
* 1 su bardağı yoğurt
* Aldığı kadar organik tam buğday unu
* 1 paket kabartma tozu
* 2 çorba kaşığı pudra şekeri
* 1 su bardağı dövülmüş organik ceviz
* 1/2 tatlı kaşığı tarçın

Yapılışı:

Zeytinyağı, eritilmiş tereyağı ve yoğurdu karıştırın. Tam buğday ununu azar azar ekleyin ve kabartma tozunu, pudra şekerini de ekleyip yoğurun. Elden kolayca ayrılan yumuşak bir hamur elde edene kadar gerektikçe un ekleyin.Ayrı bir kapta cevizi, daha önce biraz ıslatılıp temizlenmiş kuru üzümleri ve tarçını karıştırarak iç malzemenizi hazırlayın. Fırın tepsisine yağlı kağıt serin, fırını 180 derecede ısıtın. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar kopartıp avucunuzda hafifçe açın, içine malzemenizden koyun. Hamur kenarlarını toplayıp parmak uçlarınızla yapıştırın, hafifçe yuvarlayıp tepsiye dizin.Kurabiyeleri ısınmış fırında 20 dk pişirin. Fırından çıkıp soğuduktan sonra isterseniz üzerine bir süzgeç yardımıyla pudra şekeri serpin…Afiyet olsun.

19 Temmuz 2008 Cumartesi

MERHABA


Blogcuda yazı eklemek ve yayınlamak beni çok zorladı.Ben de buradan devam etmek istedim